Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/7776 Esas 2012/8072 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7776
Karar No: 2012/8072
Karar Tarihi: 15.10.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/7776 Esas 2012/8072 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kendisinin kullanımında olan 1045 ada 29 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, Hazinenin dava konusu yapmadığı için taşınmazın beyanlar hanesinde aynı şekilde kalmasına karar vermiştir. Ancak, aynı taşınmaza ilişkin birden fazla davanın bulunduğu ve mahkemenin bu davalarda birleştirme yapmamış olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, kadastro hakimi doğru, uygulanabilir ve infazda tereddüt doğurmayacak nitelikte hüküm kurmakla yükümlüdür. Aynı kadastro parseli hakkında birbirinden farklı hükümler kurulması durumunda tapu sicilinin tesis edilemeyeceği açıktır. Bu nedenle, benzer davalarda birleştirme yapılması gerekmektedir.
16. Hukuk Dairesi         2012/7776 E.  ,  2012/8072 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Riva Köyü çalışma alanında kalan 1045 ada 29 parsel sayılı 386.94 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı" ve “taşınmazın bahçe olarak 30 yıldan beri ... evladı ..."ın fiili kullanımındadır” şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... taşınmazın kendisinin kullanımında olduğu iddiasına dayanarak adına beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişme konusu 1045 ada 29 sayılı parselin beyanlar hanesine yönelik Hazinenin davası olmadığından tespit gibi işlem görmesine, beyanlar hanesinin aynen bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava ve temyiz konusu 1045 ada 29 parsel sayılı taşınmazın, Kadastro Mahkemesinin 2010/2393 Esas numaralı dosyasında da davalı bulunduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 1. maddesi uyarınca, kadastro hakimi taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirterek hukuki durumlarını tespit etmek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun öngördüğü tapu sicilini oluşturmak; doğru, uygulanabilir, açık ve infazda tereddüt doğurmayacak nitelikte hüküm kurmakla yükümlüdür. Aynı taşınmaz hakkında birbirinden farklı hükümler kurulması halinde infazda şüphe ve tereddüt oluşacağı, amaçlanan tapu sicilinin tesis edilemeyeceği açıktır. Bu nedenle, kadastro mahkemelerinde, aynı kadastro parseli hakkında açılan davaların birlikte görülmesinde zorunluluk vardır. Hal böyle olunca mahkemece, aynı taşınmaza ilişkin bulunan davaların birleştirilmesine karar vermek gerekirken, ayrı ayrı yargılamaya devam edilerek infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 15.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş