Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/22763 Esas 2013/27271 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/22763
Karar No: 2013/27271

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/22763 Esas 2013/27271 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/22763 E.  ,  2013/27271 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.


    KARAR
    Davacı, dava dışı asıl borçlu Şerif Ekici’nin davalı Bankadan aldığı kredinin kefili olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine tüm borç miktarı üzerinden aleyhinde takip başlatıldığını, oysa ki 500,00 TL’lik kefalet miktarı ile sorumlu olup, bunun dışındaki borçtan sorumlu olmadığını ileri sürerek, 500,00 TL’lik kefalet limiti dışındaki takip miktarından borçlu olmadığının tespitine, %40 inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini, %40 inkar tazminatının ödetilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, davacının 7.685,14 TL’lik takip miktarı nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 7.685,14 TL’nin %40’ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir
    2-İcra İflas Kanununun 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince menfi tespit davasında alacaklının inkar tazminatına mahkum edilebilmesi için, borçluyu menfi tespit
    davası açmaya zorlayan icra takibinin haksız ve kötüniyetle yapılmış olması gereklidir. Dava konusu olayda davalı alacaklının, takipte kötüniyetli olduğu, davacıyı zarara uğratmak kastıyla hareket ettiği ispat edilemediğine göre davacının inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davacı borçlu yararına inkar tazminatına hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK.’nun 370/2. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: 1. Bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının ‘Hüküm’ başlıklı bölümünün, (3) no’lu bendinde bulunan (Borçlu olunmadığı tespit edilen 7.685,14 TL’nin %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine) sözlerinin tümüyle karardan çıkarılarak, yerine (Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine) sözlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 05.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş