Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/3490 Esas 2020/9749 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3490
Karar No: 2020/9749
Karar Tarihi: 08.10.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/3490 Esas 2020/9749 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin karar temyiz edilmiştir. Sanığın avukatlık yaptığı sırada kaydı baro levhasından silinmiş ancak bu durumdan haberi olmayan bir şirket sanığa vekalet vermiş ve dosya ile ilgili işlemlerde avukat olarak görev almıştır. Sanık, iadesine karar verilen bir harcın şirkete ödenmesi gerektiği halde bu parayı şirkete vermemiştir. Bu şekilde, meslek sahibi kişi olarak kendisine duyulan güveni kötüye kullanarak dolandırıcılık suçu işlediği iddia edilmiştir. Ancak bu suçun serbest meslek sahibi kişiler tarafından işlenmesi durumunda nasıl değerlendirileceği konusunda karar verecek olan üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu sebeple, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm bozulmuştur. Kararda, dolandırıcılık suçu için TCK'nın 157/1, 52 ve 53. maddelerine atıfta bulunulmuştur. Ayrıca, meslek sahibi kişilerin güveni kötüye kullanarak dolandırıcılık suçu işlemesi halinde uygulanan yasal düzenlemenin TCK'nın 158/1-i. maddesinde yer aldığı belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2020/3490 E.  ,  2020/9749 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Antalya Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yaptığı sırada kaydının baro levhasından silinmesine karar verilen ve 27/03/2001 tarihinde karar kesinleşen sanığın, Körfez Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/640 Esas sayılı dosyasında taraf vekili (avukatı) olarak 03/09/2001 tarihinden itibaren dosyanın incelendiği tarih itibariyle en son 12/06/2009 tarihine kadar işlem yaptığı, dilekçeler sunduğu, vekaletname ibraz ettiği, duruşma celselerine vekil olarak katıldığı, hükümde belirtilen ve iadesine karar verilen harcın iadesini talep ettiği, bu dilekçeye istinaden sanığa 01/07/2009 tarih ve 6992 yevmiye sayılı makbuz ile 49.185,60 TL ödeme yapılmasına rağmen sanığın katılanlara parayı vermediği, bu suretle sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın sicilden kaydının silindiğini bilmeyen katılan şirketin sanığa vekalet verdiği ve sanığın dava ile ilgili işlerde şirketi temsil ettiği, en son iadesine karar verilen harcın iadesini talep ettiği ve sanığa 49.185,60 TL ödeme yapılıp sanığın bu parayı şirkete vermeyerek menfaat temin ettiği iddia edildiğinden, bu eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-i. maddesinde düzenlenen serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve değerlendirmesinin üst dereceli Ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde sanığın mahkûmiyetine hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş