15. Ceza Dairesi 2018/7366 E. , 2020/10072 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1) Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK 158/1-f-son, 62, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
2) Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, suça konu Türkiye Garanti Bankası A.Ş. .... Şubesine ait, keşidecisi..... San. ve Tic. Ltd. Şti. lehtarı katılan olan, 10/01/2009 keşide tarihli, 8007007 numaralı, 8.000 TL bedelli çeki, keşide etme yetkisi bulunmadığı halde sahte bir şekilde keşide ederek yaptığı alışveriş karşılığında katılana vermek suretiyle menfaat temin ettiği ve bu şekilde atılı suçları işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları, jandarma kriminal uzmanlık raporları ile tüm dosya kapsamına göre,
1) Sanığın istinabe yoluyla sorgusunun yapıldığı İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/07/2014 tarih ve 2014/149 talimat sayılı duruşma tutanağında açıkça belirtildiği üzere, sanığın emniyette alınan ifadesindeki çekle dava konusu çekin farklı olduğunun anlaşıldığı, mahkemece tesis edilen hükümlerin de bu sorgu esas alınarak verildiği gözetildiğinde 5271 sayılı CMK"nın 209. maddesine aykırı davranılmak suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
2) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03/03/1998 gün ve 6/8–69 sayılı kararında açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar veya borç kandırıcı nitelikte davranışlar sonucu doğmayacağından müsnet nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağı cihetle; suça konu çekin önceden doğan borç için mi yoksa aynı andaki alışveriş sebebiyle verilip verilmediği hususunda katılan ve sanığın ayrıntılı beyanının alınması, aralarındaki hukuki ilişkiye dair mevcut olması halinde belgelerin temin edilerek incelenmesi ve bundan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3) Suça konu çek hakkında alınan Söke Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinin 14/10/2010 tarih ve 2010/4312-132788 evrak kayıt numaralı uzmanlık raporunda çekin ön yüzünde bulunan el yazılarının tanık ... eli ürünü olduğunun kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmesine karşın; mahkemece hükme esas alınan aynı birimin 28/01/2014 tarih ve 2014/141-227999 evrak kayıt numaralı uzmanlık raporunda çekin ön yüzünde bulunan el yazılarının sanığın eli ürünü olduğunun, keşideci şirket adına atılı imzanın sanığın eli ürünü olabileceği kanaatine varıldığının bildirilmesi ve bu haliyle anılan raporlar arasındaki çelişki bulunması karşısında, suça konu çekteki yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığının Adli Tıp Kurumundan alınacak rapor ile çözüme kavuşturulduktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
A- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamaların, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 E-2015/85 K sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
B- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde, asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle eksik adli para cezası tayini,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 19/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.