

Esas No: 2020/6793
Karar No: 2020/10671
Karar Tarihi: 26.10.2020
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/6793 Esas 2020/10671 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk ceza Kanunu"nun 158/1-d ve 52/2. maddeleri gereğince 2 yıl hahis 4.000,00 Türk lirası para cezası ile cezalandırılmasına dair Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 17/06/2008 tarihli ve 2008/4 esas, 2008/152 sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/06/2020 gün ve 94660652-105-10-1506-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/06/2020 gün ve 2020/51928 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın olay tarihinde müştekileri telefonla arayarak kendisini damatları olarak tanıtıp, sesini taklit ederek, kaza geçirdiğini ve acilen paraya ihtiyacı olduğunu belirterek müştekilerden para istemesi üzerine, müştekilerin anılan parayı havale ile sanığın belirttiği adrese gönderdikleri, sanığın da Edremit PTT Müdürlüğünden parayı çekmesi şeklindeki gerçekleşen somut olay neticesinde, Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine dair karar verilmiş ise de;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 02/12/2013 tarihli ve 2012/20861 esas, 2013/18887 karar sayılı ilamında yer alan "Sanık...kendisini emekli Albay olarak tanıtıp,...Vakfı aracılığıyla arsa tahsisine ilişkin yardım ve teşvik alabileceğini söyleyerek, kuracağı tesisi işletmek üzere ortak iş yapmayı katılanlara teklif ettiği, katılanların bu duruma inanmalarını sağladığı, katılanların, sözde arsa satın alma ve tesisi kurma işlemleri için ilk defasında elden, daha sonra da PTT havalesi yoluyla müteaddit defalar ve farklı tarihlerde sanıklara para gönderdikleri olayda;...elden nakit alınan ilk para sonrasıda, PTT havalesi yoluyla birden fazla para gönderilmesinde kamu kurumunun ödeme vasıtası olarak kullanılması dikkate alınarak; sanıkların eylemlerinin basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu.." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, somut olay kapsamında sanığın üzerine atılı eylemin basit dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
PTT genel müdürlüğünün olayda hile vasıtası değil ödeme aracı olarak kullanılması nedeniyle sanığın eyleminin TCK"nın 157/1. maddesinde düzenlenen uzlaşma kapsamında kalan “basit dolandırıcılık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 17/06/2008 tarihli ve 2008/4 esas, 2008/152 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre, ceza miktarında değişiklik söz konusu olacağı dikkate alınarak, verilecek cezada kişiselleştirilme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinden ve uzlaştırma yoluna gidilebiceğinden CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (b) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 26/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
