

Esas No: 2017/28223
Karar No: 2020/10771
Karar Tarihi: 27.10.2020
Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28223 Esas 2020/10771 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-d, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet, TCK"nın 207/1, 52, 53, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ..."in işyerini devretmek isteyen şikayetçi ... ile yaptığı görüşme sırasında şikayetçiden nüfus cüzdan fotokopisini aldığı, şikayetçiye ait nüfus cüzdan fotokopisine kendisine ait fotoğrafı yapıştırdıktan sonra yeniden nüfus cüzdanının fotokopisini çeken sanığın, bu nüfus cüzdan fotokopisi ile 29.03.2008 tarihinde Türk Telekominikasyon A.Ş. Ümraniye Telekom Müdürlüğüne müracaat ettiği, bu şekilde şikayetçinin kimlik bilgilerini kullanarak 0 216 610 15 47 numaralı telefon hattını alan sanığın bu telefon hattı ile Nisan 2008 döneminde 1.099, 25 TL, Mayıs 2008 döneminde ise 351,75 TL"lik telefon görüşmesi yapıp özel belgede sahtecilik yapmak sureti ile nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;
Sahte kimlik ile hat alınma tarihinin müşteki adına abonelik sözleşmelerinin düzenlendiği 29.03.2008 tarihi olduğu, hattın 07.08.2008 tarihinde iptal edilene kadar temadiyen kullanıldığı tespit edilerek yapılan incelemede;
1-Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık hakkında her ne kadar özel belgede sahtecilik suçundan kamu davası açılmış ise de, sanığa isnat edilen eylemin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu, bu suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, suç tarihinin müşteki adına abonelik sözleşmelerinin düzenlendiği 29.03.2008 tarihi olduğu, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanığın sahte kimlik fotokopisi ile katılan kurumdan telefon hattı çıkarıp menfaat temin ettiği anlaşılmakla mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik bulunmamış, Sanık hakkında, hükmolunan adli para cezalarının ödenmemesi halinde 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi gereğince infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği" şeklinde karar verilmiş ise de, bu husus 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince infaz aşamasında resen gözetileceğinden bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamenin bu yöndeki düzelterek onama düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 27/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
