15. Ceza Dairesi 2017/34286 E. , 2020/10808 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."ın, katılan ..."ın yetkilisi olduğu .... Gıda Limited Şirketi’nde 23/03/2005 tarihli kar ortaklığı sözleşmesine dayanarak çalışmaya başladığı, bu sözleşmeye istinaden sanığın %50 kar ortağı olarak işyerini tamamen kendisinin işlettiği, 2012 yılı Aralık ayı içerisinde işyerinden ayrılacağını katılana bildirdiği, katılanın bunun üzerine yaptığı bilanço incelemesinde, sanığın işyerinde kazandığı gelirlerin bir kısmını haksız olarak mal edindiğini, ayrıca faaliyeti sırasında yetkisi olmadığı halde şirket kaşesini kullanarak düzenlediği 2.500 TL, 750 TL ve 1.000 TL bedelli üç adet senedi imzalayarak aldığı mal karşılığında Karacasulu Gıda adlı şirkete verdiğini tespit ettiği, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Katılan anlatımı, sanık savunmaları ve tanıkların beyanlarına göre; sanığın, iş yeri için tüm malzemeleri alma ve ödeme yapma konusunda sözlü olarak yetkilendirilmiş olduğu, aldığı ürünlerle ilgili olarak kendisine verilen yetki çerçevesinde bono düzenleyerek imzalamış olması olayında sahtecilik kastıyla hareket etmediği gibi, zarar verme bilincinin varlığının da kabul edilemeyeceği, iş yerinde kar ortağı olarak çalıştığı dönem ile ilgili olarak ortağı olan katılana 70.000 TL ödemesi gerekirken bu ödemeyi yapmadığı ileri sürülerek 01/01/2013 tarihli belgeye kanıt olarak dayanılmış ise de; sanığın, 23/03/2005 tarihli kar ortaklığı sözleşmesinin kendisinden gayrimenkul güvencesi istenilmiş olması nedeniyle fiilen uygulamaya geçmediğine ilişkin savunmasının tersini gösteren herhangi bir kanıtın ortaya konulmadığı, sözleşmenin 6. maddesinde yer alan aylık bilançoların bir sonraki ayın ilk iki günü içerisinde incelenerek karın ... ve ... arasında eşit olarak pay edileceğine ilişkin yapılmış herhangi bir kontrole ilişkin belgenin ortaya konulmamış olmasının da savunmayı doğrulayıcı nitelikte olduğu, 01/01/2013 tarihli kar ortaklığı sözleşmesinin feshine ilişkin olarak düzenlenmiş belgeye, sanığın çalıştığı dönem itibariyle 70.000 TL borçlu olduğuna ilişkin açıklama içeren 3. paragrafın imzalar atıldıktan sonra eklendiğine ilişkin savunmasının bilirkişi raporuyla doğrulandığı ve sanığın çalıştığı dönem itibariyle haksız mal edindiğine ilişkin mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla; sanığın atılı suçlardan beraatına ilişkin hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanığa atılı suçların işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçların sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 28/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.