15. Ceza Dairesi 2017/35761 E. , 2020/11010 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri, banka veya kredi kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK.nun 158/1-f-son, 207/1, 62/2, 50/1-a, 52/2, 52/4, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın katılandan aldığı beş adet büyükbaş hayvan karşılığında 1.450 TL nakit ve bakiye kalan miktar için suça konu Akbank T.A.Ş Amasya Şubesinden verilmiş görünen 4.450 TL tutarında, 20/10/2009 keşide tarihli, Z3575609 numaralı keşide yeri olmaması nedeniyle özel belge sayılan çeki verdiği, çekin bankaya ibrazında tamamen sahte olduğunun tespit edildiği olayda;
A- Özel belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
B- Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 30/04/2012 tarihli ilamı ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 157/1, 62, 52 ve 50/1-a maddeleri gereğince 6000TL ve 2000 TL adli para cezası verildiği ve bu hükmün sanık ve O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay Dairemizin 09/05/2016 tarih, 2013/32209 Esas, 2016/4543 Karar sayılı ilâmı ile bozularak mahkemesine gönderildiği, temyizin sanık ve O yer Cumhuriyet savcısı tarafından sanık lehine yapılmış olması karşısında CMK 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkı olduğu gözetilmeden hakkında Yargıtay bozma ilamına uyularak 27/02/2017 tarihinde kurulan son hükümde; sanığın 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f- son, 62, 52/2-4 ve 53 maddeleri gereği 2 yıl 6 ay hapis ve 7416 TL adli para cezası verilerek bozmadan önceki cezadan daha fazla cezaya hükmolunması suretiyle CMUK"nun 326/son maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddesinin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasına "Ceza miktarı itibariyle kazanılmış hak gözetilerek, sanık hakkında hükmolunan cezanın infazının 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca “6000 TL ve 2000 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına" cümlesinin eklenmesi, hükmün adli para cezasının taksitlendirmesi kısmında yazılı “ sanığa verilen 7.416,00 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “ sanığa verilen 6000 TL ve 2000 TL” ibaresinin eklenmesi ve TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın tamamen hükümden çıkarılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.