15. Ceza Dairesi 2019/15347 E. , 2020/11327 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolanırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-f,62,52/2-4,53. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 204/1,62,53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında "21/04/2010 " olarak yazılan suç tarihinin alışveriş karşılığında suça konu çeklerin verilme tarihi olan "05/06/2008" olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın kendisini ... Yapı isimli firma sahibi ... olarak tanıtmak suretiyle katılandan alışveriş yapıp parasını nakit ödediği daha sonra 05/06/2008 tarihinde katılandan yine aynı şekilde banyo malzemeleri alıp karşılığında çeşitli meblağlarda 5 adet çek verdiği, söz konusu çeklerden suça konu 10.000 TL ve 11.000 TL bedelli olanlar hakkında bankaya ibrazında ödemeden men talimatı bulunması nedeniyle işlem yapılmayıp yapılan icra takibinde ciranta imzalarının gerçek ...’ya ait olmadığının tespit edildiği, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediğinin iddia edeildiği somut olayda;
1-Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun, 05/06/2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ...’in alınan savunmasında ... Yapı isimli firmada kendisinin ve ...’nın ortak olduğunu çekleri kendisinin ciroladığını kendi ismini kullandığını ... olarak kendisini tanıtmadığını belirtmiş olup, sanık ... tarafından katılandan önce nakit alışveriş yapılmış olup daha sonrasında 38.000 TL bedelli alışverişte ise 5 adet çek verildiği bu çeklerden 3 tanesinin ödenip suça konu 2 adet çek hakkında ise icra takibi yapılıp icra takiplerinin devam ettiği, suça konu çeklerde keşideci olan temyiz dışı beraat eden sanık ...’in mahkemece alınan savunmasında söz konusu çeklerin kendisine ait olduğunu, sanık ...’i tanıdığını çeki alışveriş karşılığında kendisinin vermiş olabileceğini beyan ettiği yine temyiz dışı beraat eden sanık ...’nın savunmasında “sanık ...’i uzun yıllardır tanırım, ... kendi adına şirket kuramadığı için benim adıma Kıdem Yapı isimli firma kuruldu benim adıma çekleri cirolamış”şeklinde beyanda bulunmuş yine tanık beyanlarından sanık ... ile ...’nın ortak iş yaptıklarının belirtilmiş olmaları ile tüm dosya kapsamından toplanan deliller neticesinde sanık ...’in üzerine atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli delil bulunmaması karşısında sanık hakkında atılı suç yönünden beraat hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.